Bir İlişkide Duygusal Mesafe Nasıl Azaltılır

Bir İlişkide Duygusal Mesafe Nasıl Azaltılır

İster eşinize veya partnerinize karşı fiziksel bir çekim hissediyor olun, ister sadece onlarla duygusal bir düzeyde ilişki kuruyor olun, bu duyguların değerini biliyorsunuz. Bu nedenle, bu duyguların en ufak bir kısmı bile kaybolsa, bir şeylerin yanlış olduğunu anlarsınız.

Başarılı bir ilişkide duygusal bağlantı büyük önem taşır.

İnsanlar, özellikle de kadınlar, romantik ilişkilerde duygusal bağlılığa değer verme eğilimindedir.

Bu anlayış eksikliği, çoğu kadının aradığı şeyi erkeklerin sağlayamamasıdır. Duygusal bir bağın yokluğunda, partnerler bazen bağlantısız hissedebilirler.

Bu nedenle, ilişkiler, çift ilk kez bir araya geldiğinde ortaya çıkan kıvılcımı yitirir.

Bir ilişkide duygusal mesafe nedir?

Bir ilişkideki duygusal mesafe, iki partnerin birbirinden nasıl ayrılmaya başladığını ifade eder.

Bu uzaklaşma iki kişi tarafından hemen fark edilmeyebilir, ancak bu mesafenin işaretlerini fark etmeye başladıklarında, bu boşluğu azaltmak için çabucak çalışmaları gerekir.

Bir ilişkideki duygusal mesafe, çiftin bir zamanlar birbirlerine karşı hissettikleri tutkuyu kaybetmiş gibi hissetmelerine yol açabilir. Genel faaliyetleriyle ilgili günlük güncellemeler dışında ikisinin birbirlerine söyleyecek pek bir şeyleri yokmuş gibi hissettiren şey bu duygusal sürüklenmedir.

Sonuç olarak, iki kişi genellikle gündelik konuşma yapmakta zorlanır. Kendilerini birbirleriyle konuşmak için ciddi çaba sarf ederken bulabilirler, oysa bu daha önce hiç böyle olmamış olabilir.

Herhangi bir ilişkide, özellikle romantik ilişkilerde bu kadar mesafe, iki kişinin birbirleriyle derin bir düzeyde bağlantı kurmadığı anlamına gelir. Bu duygusal mesafe, partnerlerin kendilerini izole hissetmesine neden olabilir. Sonuç olarak, partnerler kendi başlarına biraz zaman geçirme ihtiyacı hissedebilirler.

Duygusal mesafeyi azaltmak için nasıl çalışabilirsiniz?

Sorunu bir kez fark ettiğinizde, ilişkinizde hakim olan sorunları çözmek için gerekli adımları atmanız çok önemlidir.

Kendinize bazı temel sorular sorarak işleri iyileştirmeye çalışabilirsiniz. Sessiz bir yerde oturun ve hayatınızda veya partnerinizin hayatında son zamanlarda olduğunu düşündüğünüz şeylerin bir listesini yapın.

Kendinize şu soruları sorun:

  • Son zamanlarda çok meraklı mıyım?
  • Karamsar mıyım?
  • Beni veya eşimi rahatsız eden işle ilgili bir gerginlik var mı?
  • Herhangi bir mali rahatsızlık var mı?
  • Beni veya eşimi rahatsız edebilecek herhangi bir aile sorunu var mı?
  • Son kavgamız yüzünden içimde kin tutuyor muyum?
  • Son zamanlarda işler nasıl değişti?

Bu tür soruları yanıtladıktan sonra, duygusal sürüklenmenin arkasındaki sebep olup olmadığınızı anlamaya çalışın.

Öyleyse, sizi bu hale getiren her şeyi ortadan kaldırarak başlayın. Değilse, eşinizle sakin bir şekilde konuşmayı bile deneyebilirsiniz. Partnerinizle nazikçe konuştuğunuzdan ve endişelerinizi anlamasını sağlamaya çalıştığınızdan emin olun.

Aldığınız yanıtta üslubunuz çok önemli bir rol oynayabilir

Biraz yalnız kalmak onların doğru düşünmelerine yardımcı olur ve ilişkiniz için faydalı olabilir.

Çoğu zaman, ortaklar, çatışmayı önlemek adına veya sadece bunun hakkında konuşmak istemedikleri için bu tür konuşmalardan kaçınabilir. Böyle bir duvarcılık davranışı devam ederse, işlerin yürümesi için başka bir plan geliştirmelisiniz.

Bazen partnerinize ihtiyaç duydukları alanı vermek de yardımcı olur.

Biraz yalnız kalmak, onların doğru düşünmelerine yardımcı olur ve ilişkiniz için yararlı olabilir.

Bu tekniği kullanmaya karar verirseniz, partnerinizin onları mahvetmişsiniz gibi hissetmesine izin vermeyin. Arada bir, onlar için orada olduğunuzu ve önemsediğinizi gösterin. Partnerinizi övmeye çalışın (sahte görünmeden), her zaman eleştirmeyi ve şikayet etmeyi bırakın.

Önce kendiniz üzerinde çalıştığınızdan emin olun.

Yaptığınız her şeyde bir denge sağlayın ve her zaman istediğiniz o duygusal bağı kurmak için çaresiz görünmeyin. Bazen, çaresizliğiniz eşinizi daha da uzaklaştıracak şeydir. Öyleyse, kendiniz ve sevdiğiniz şeyler üzerinde çalışmaya devam edin. Ve zamanın rolünü oynamasına izin vermeyi unutmayın.

Paylaş: